PAMELA RÖPORTAJI | POP BİZDE
MÜZİK YAPMAKTAN HİÇ VAZGEÇMEDİM, UMUTSUZ OLDUĞUM DÖNEMLER OLDU AMA KAFAMI DUVARLARA HİÇ VURMADIM
Çok teşekkür ederim güzel sözleriniz ve övgüleriniz için. Komple arabesk ve fantezi müzikten oluşan bir albüm yapma düşüncemiz Ümit Besen'le olan düeti stüdyoda yaptıktan bir hafta içinde aklımızda oluştu yani çoğu kişinin tahmin ettiği gibi düet şarkımız çok sevilince değil :) Biz kaydı yaptıktan sonra şarkıyı pop kadar çok sevdik ki her ne kadar bu derecede beğenileceğini tahmin etmesek de bir başarı bekliyorduk. Aklımda uzun süredir, daha 'down tempo' daha akustik bir albüm yapma projesi vardı zaten. En son 2010 yılında bir albüm yayınlamıştım ve Sonrasında da iki single yapmıştık. Açıkçası bir albüm yapmak oldukça risk, zorlu bir süreç tahmin ettiğiniz gibi. Doğru noktayı yakalayınca hevesleniyor insan ama :) Yoksa benim de aklımda yoktu yeniden bir albüm yapmak. Şarkının yayınlandığı sırada - Ümit Besen'le olan düetten bahsediyorum - plak şirketimizle 'Nasıl albüm olmalı' diye bayağı kafa yorduk çünkü şarkılar, stüdyo vs. hepsinin içimize sinmesi gerekiyordu. Bu süreçte Harem Sound ile yollarımız zaten Ümit Besen ve Tuna Kiremitçi ile olan düetler sırasında zaten buluşmuştu, ekiple harika bir uyum yakaladık. Onlar beni, ben onları çok doğru şekilde anladık ve anlattık şarkıları. Gerçekten milyonlarca eser dinleyerek ve tek gitarla demolarını yaparak bir yıla yakın bir süre sadece ekleme kısmını yaptık, içimize sinenleri ve albüme teknik olarak almakta sıkıntı yaşamadığımız şarkıların kayıtlarına başladık bu arada. Herkes her gün bir şeyler dinliyor, birbirimize gün boyunca 'Bu da var, şöyle de bir şey var dinleyin' diye Whatsapp grubunda aylarca süren sohbetler dinlenen binlerce şarkı :) Herkesin bir katkısı oldu şarkıların repertuvarı konusunda, arkadaşlarımız Harem Sound çalışma arkadaşlarım, menajerim, benim seçimlerimle ortak bir pota yaratmayı başardık diyebilirim. Tüm bu süreç 1.5 yıla yakın sürdü.
2. ''Seni Unutmaya Ömrüm Yeter Mi?'' yle başlayan macera, ''Kal Benim İçin'' ile devam ediyor. Pamela için farklı tarzlardaki şarkıları, kendi tarzıyla söylemesi nasıl bir his? Kendin için formülize etmek zor oluyor mu?
''Seni Unutmaya Ömrüm Yeter Mi?'' bir araya gelmeyecek denilen iki kişinin ve iki farklı tarzın, harika bir formülü oldu. Ümit Ağabey bana, ben Ümit Ağabeye bu şarkıda çok büyük değerler kattık. ''Müzik insanları birleştirir'' lafının en büyük örneği oldu bence. Ki ben böyle çalışmalara dünyada da çok sıcak baktığım için, artık bizim de bu çalışmaları yapabiliyor olmamız ve bunu yapanın ben olması da çok gurur verici. Farklı tarzlar bu yüzden beni çok heyecanlandırıyor, benim ilk albümüm de çok farklıydı Türkiye için hala da kendine özgü bir albüm olarak müzik dünyasında yer alır. Bu albüm, benim yorumcu kimliğimi ön plana çıkaran bir albüm olmalıydı ve buna özen gösterdik. Tiyatro mezunu olduğum için her şarkıya ''Ne hissettiriyor, duygusu nerede, hisler nereye gidiyor'' diye özümsediğimi düşünüyorum ve her birinde farklı bir ruh hali bir hayat olduğunu biliyorum. Bu yüzden özlemse özlemeyi, hüzünse hüznü, sevdaysa sevdayı, yorumumla insanların kafasından bir film gibi geçirebilmeye çalıştım. Zaten albüm sürecinde söyleyemeyeceğime inandığım çok şarkıyı eledik. Bana geçmeyen bir duyguyu, ben dinleyenlere veremezdim. Bu çok zor ve zorlama olurdu, o yüzden bana en yakın olanları seçtik ki yapıştırma gibi durmaması gerekiyordu. Bilmiyorum anlatabiliyor muyum, insanın düşüncelerini karşı tarafa tam olarak aksettirmesi zor bir duygu olduğu gibi seçtiğim şarkıyı da, farklı bir tarzda yer alıyor gibi göründüğüm için kendi tarzıma yakın durması için çabaladığımı da insanların samimi bulmasına özen gösterdim.
''Seni Unutmaya Ömrüm Yeter Mi?'' bir araya gelmeyecek denilen iki kişinin ve iki farklı tarzın, harika bir formülü oldu. Ümit Ağabey bana, ben Ümit Ağabeye bu şarkıda çok büyük değerler kattık. ''Müzik insanları birleştirir'' lafının en büyük örneği oldu bence. Ki ben böyle çalışmalara dünyada da çok sıcak baktığım için, artık bizim de bu çalışmaları yapabiliyor olmamız ve bunu yapanın ben olması da çok gurur verici. Farklı tarzlar bu yüzden beni çok heyecanlandırıyor, benim ilk albümüm de çok farklıydı Türkiye için hala da kendine özgü bir albüm olarak müzik dünyasında yer alır. Bu albüm, benim yorumcu kimliğimi ön plana çıkaran bir albüm olmalıydı ve buna özen gösterdik. Tiyatro mezunu olduğum için her şarkıya ''Ne hissettiriyor, duygusu nerede, hisler nereye gidiyor'' diye özümsediğimi düşünüyorum ve her birinde farklı bir ruh hali bir hayat olduğunu biliyorum. Bu yüzden özlemse özlemeyi, hüzünse hüznü, sevdaysa sevdayı, yorumumla insanların kafasından bir film gibi geçirebilmeye çalıştım. Zaten albüm sürecinde söyleyemeyeceğime inandığım çok şarkıyı eledik. Bana geçmeyen bir duyguyu, ben dinleyenlere veremezdim. Bu çok zor ve zorlama olurdu, o yüzden bana en yakın olanları seçtik ki yapıştırma gibi durmaması gerekiyordu. Bilmiyorum anlatabiliyor muyum, insanın düşüncelerini karşı tarafa tam olarak aksettirmesi zor bir duygu olduğu gibi seçtiğim şarkıyı da, farklı bir tarzda yer alıyor gibi göründüğüm için kendi tarzıma yakın durması için çabaladığımı da insanların samimi bulmasına özen gösterdim.
Müzikal sürecinde aslında bir ayağım Ankara da bir ayağım İstanbul da sayılabilirdi çünkü her iki şehirde de gerek kendi bar programlarım için gerekse vokalist olarak zaten müzik hayatım devam ediyordu. 'Atları da Vururlar' müzikali için İstanbul'a yerleşmiş olmam albüm sürecinin hızlanmasına yardım etti sonuçta ilk albümü Ankara da hazırladık ve kayıt ettik biliyorsunuz. Doğuştan donanımlı olduğumu düşünüyorum :) En çok da dans etmeyi seven biri olarak müzikal oyunculuğu, hayatta en sevdiğim ve tek idealim olarak var olacaktır. Hem şarkı söyleyip hem dans edip hem de oyunculuk yapmak daha ne olsundu? Üçünü ayrı ayrı yerlerde ve zamanlarda yapmaktansa aynı anda hayata geçirmek mucize gibi bir şeydi benim için. Çocukluğumdan beri tek hayalim bu olduğu için :) Ve sonra da mucize devam etti, 'Mucizeler Komedisi' ile ikinci albüm hazırlanırken sevgili Şener Şen'le beraber, bana birçok insanı kazandırdı. Hepsinden önce ve farklı tecrübeler... Ne kadar çok sahnede olursanız o kadar şey öğreniyorsunuz. Sahne arkasında neler oluyor, sahnede neler iyi, neler kötü olacak, nasıl durmalı, neye bakmalı, ne hissetmeli, daha birçok şey... Bence fazla fazla getirdi.
4. ''Kaliteli müzik yaptıkça, dinleyici kitlen hep azalıyor.'' diye açıklaman olmuş. Bu konuda hala aynı fikirde misin? Pamela'nın kitlesi azalıyor? Şunu mu anlamam gerek, ne kadar kitle artarsa o kadar kalitesizleşme oluyor.
O cümle tam olarak öyle değil, sadece iyi müzik dinleyicisinin azaldığı bir dönemde söylediğim bir laftır, ki artık son beş yıldır neredeyse çok ümit vaad eden isimler kazandık bence, şimdi hepsini tek tek saymayayım çünkü sayamadıklarıma haksızlık etmek istemiyorum. 2010 yılında yaptığım albümün hak ettiği yeri bulmamasına çok üzülüyorum, yurt dışında yapılmış olsaydı mesela Kylie Minogue ya da Pharell'in yaptığı bir albüm olsaydı oooo yer yerinden oynamıştı :) O kadar da iddialıyım. Gel gelelim o dönem için maalesef Türkiye için anlaşılamadı ama ben ortaya öyle bir albüm çıkardığım için çok mutluyum her şeye rağmen. Tamamen kendi keyfimize yaptığımız bir albümdü. Veyasin ile ilk proje albümümüzdü ve sonrasında düşününce ister istemez böyle bir iş yapıp karşılığını görememek, kaliteli iş yaptıkça seyircinin kaçtığını düşündürdü belki biz yeterince tanıtamadık. Youtube'un ne kadar vazgeçilmez olduğun bir dönem değildi bunun da etkileri olabilir velhasıl diyeceğim şudur ki kaliteli bir iş yaptığında hak ettiğin yeri er ya da geç bulursun. Bugün olmaz belki yarın. O sırada kitlem azaldı mı bilmiyorum bunun hesabını tutmam mümkün değil, şimdi kitlem arttı mı bunu da çok önemsemiyorum, insanların değer vermesi ve sahiplenmesi benim için çok da mühim, tabi ki geniş kitlelere seslenmek her insanı mutlu eder ama ne kadar kişinin de doğru anladığını bilmek daha da mutlu eder.
O cümle tam olarak öyle değil, sadece iyi müzik dinleyicisinin azaldığı bir dönemde söylediğim bir laftır, ki artık son beş yıldır neredeyse çok ümit vaad eden isimler kazandık bence, şimdi hepsini tek tek saymayayım çünkü sayamadıklarıma haksızlık etmek istemiyorum. 2010 yılında yaptığım albümün hak ettiği yeri bulmamasına çok üzülüyorum, yurt dışında yapılmış olsaydı mesela Kylie Minogue ya da Pharell'in yaptığı bir albüm olsaydı oooo yer yerinden oynamıştı :) O kadar da iddialıyım. Gel gelelim o dönem için maalesef Türkiye için anlaşılamadı ama ben ortaya öyle bir albüm çıkardığım için çok mutluyum her şeye rağmen. Tamamen kendi keyfimize yaptığımız bir albümdü. Veyasin ile ilk proje albümümüzdü ve sonrasında düşününce ister istemez böyle bir iş yapıp karşılığını görememek, kaliteli iş yaptıkça seyircinin kaçtığını düşündürdü belki biz yeterince tanıtamadık. Youtube'un ne kadar vazgeçilmez olduğun bir dönem değildi bunun da etkileri olabilir velhasıl diyeceğim şudur ki kaliteli bir iş yaptığında hak ettiğin yeri er ya da geç bulursun. Bugün olmaz belki yarın. O sırada kitlem azaldı mı bilmiyorum bunun hesabını tutmam mümkün değil, şimdi kitlem arttı mı bunu da çok önemsemiyorum, insanların değer vermesi ve sahiplenmesi benim için çok da mühim, tabi ki geniş kitlelere seslenmek her insanı mutlu eder ama ne kadar kişinin de doğru anladığını bilmek daha da mutlu eder.
5. Türkiye de sahnede şov yapmanın imkansız olduğundan dert yanmışsın. Soruyorum, eğer sana fırsat verilseydi sahnede yapacağın en enteresan şov ne olurdu?
Sahnede şov yapan bir sanatçı tanıyor musunuz? Tarkan da dahil olmak üzere hiçbir top star böyle prodüksiyonlar yapmıyor ya da yapmak istemiyor. Birkaç kere Ajda denedi o da sanırım 'Zarar ettim ve yoruldum' deyip vazgeçmişti :) Sadece dansçı olarak sahnesini zenginleştiriyor. Bir tek Sertab'ın müzikalini izleyemedim onunla ilgili güzel duyumlar aldım. Bu mesela çok heyecan verici. Nasıl bir şov yapardım bunun cevabını burada anlatmam zor elbette ki orijinal ve dikkat çekici olması için uğraşırdım benim derdim, yeni bir şey yapmak, özgün bir şey ortaya koymak. Mutlaka yapacağım, o zaman zaten herkes nasıl bir şov olacağının cevabını alır :) Pamela'ya yakışacak bir şey olacak kuşkunuz olmasın.
Sahnede şov yapan bir sanatçı tanıyor musunuz? Tarkan da dahil olmak üzere hiçbir top star böyle prodüksiyonlar yapmıyor ya da yapmak istemiyor. Birkaç kere Ajda denedi o da sanırım 'Zarar ettim ve yoruldum' deyip vazgeçmişti :) Sadece dansçı olarak sahnesini zenginleştiriyor. Bir tek Sertab'ın müzikalini izleyemedim onunla ilgili güzel duyumlar aldım. Bu mesela çok heyecan verici. Nasıl bir şov yapardım bunun cevabını burada anlatmam zor elbette ki orijinal ve dikkat çekici olması için uğraşırdım benim derdim, yeni bir şey yapmak, özgün bir şey ortaya koymak. Mutlaka yapacağım, o zaman zaten herkes nasıl bir şov olacağının cevabını alır :) Pamela'ya yakışacak bir şey olacak kuşkunuz olmasın.
6. ''Yara'' albümüne koyamadığın şarkılar olmuş. Kayahan, Bülent Ersoy, Müslüm Gürses'in şarkılarında sorunlar yaşanmış. Bunu duyunca en çok Bülent Ersoy şarkısını senden duymayı hayal ettim! Bu problemleri çözme, ileri dönemde yayınlama gibi bir fikrin var mı?
O konu yanlış anlaşılmış, sorun değil şarkı sahiplerine ulaşılamadı sadece ve albüm bitmek üzere olduğu için artık daha fazla şarkı da koyamayacağımız için vazgeçtik şarkılardan. Mesela Müslüm Gürses şarkısında, plak şirketim sanırım söz yazarına ulaşamamış, asıl kişi vefat ettiği için yerine geçen kişiye ait olan telefon bilgisi de cevap vermediği için bekleyemedik ve vazgeçildi; Bülent Ersoy'un söylediği ''Yüzünü Göremem'' şarkısı da.. Albüm de yer kalmadığı için kenarda kalan şarkılar oldu, böyle çok konu var. Hepsi bir süreç ve zaman. Bir de bazı şarkıların soundunu pop bulduğumuz için albümün genel sounduna uygun görmeyip plak şirketim ve yapım şirketimle ortak kararlar neticesi söylemekten vazgeçtik. Başka bir albümde olur mu kesin konuşmayayım :) Ama kayıt olarak ya da belki sahnede ilerleyen zamanlarda söyleyebiliriz neden olmasın?
7. Seçtiğin şarkılar çok 'kült' şarkılar. İbrahim Tatlıses'ten duymaya alışık olduğumuz ''Kal Benim İçin'' a bir yorum getirmek seni korkutmadı mı? Tatlıses fanlarından onayı aldın mı?
Hepsini gerçekten çok severek ve içten söyledim, bana gelen yorumlarda zaten hep böyle. Demek ki doğru hissiyatı vere bilmişim ne mutlu bana. İbrahim Tatlıses başlı başına kült bir isim olduğu için her şarkısı da kendi gibi kült. Tabi ki riskleri vardı, her cover şarkı için bu risk vardır ama önemli olan bunu yorumlarken kendinden ve ruhundan bir şey katman. Zaten coverın anlamı da budur yoksa aynı şekilde söyle, aynı enstrümanları kullan. Bu yeni bir şey yapmak sayılmıyor. Ve elbette bunun da tepkileri olacaktı ki kayıt sürecinde bunların hepsini düşündük ve göze aldık ama zaten hayat bir kumar değil mi? Bu riski göze almak durumundaydık, beğenmeyen olacaktır, oluyordur da fakat herkesin sevmesini de beklemiyoruz zaten çok normal. Fanlarından çok ufak tefek de olsa eleştiriler ve yorumlar alıyorum beni üzüyor mu elbette ki hayır. İbrahim Tatlıses de benim şarkımı söylese benim dinleyicilerimden olumsuz eleştiriler alacaktır. Bu hayatın vazgeçilmez kuralı hele ki internet çağında herkesin her şeyin uzmanı olduğu bir devirde :)
8. Çok uzun yıllardır, müzik dünyasında güzel şeyler yapıyorsun. Bir ara üretiyor, bir ara kayboluyorsun. Bence kariyerinin en güzel dönemini yaşıyorsun. Şunu sormak istiyorum, objektif olacağına inanarak. Hiç çaresiz, parasız kaldığın dönemler oldu mu? Ya da kafana duvarlara vuracak bir kararın müzikle ilgili?
Hiç kimse yılın 365 günü zirvede olacak diye bir şey yok. Zaten varsa ortada bir sorun var demektir. Hepimiz insanız ve kusurlarımız var, bir gün yaptığımız ertesi gün aynı olamayabilir ya da bugün sevdiğini, yarın sevmeyebilirsin. Bazen bilerek ortadan kaybolduğum da, öyle gerektiği için ya da iyi hissetmediğim biraz uzaklaşmak istediğim içindi. Çok şükür beş parasız kalmadım ya bir reklam ya seslendirme ya oyunculuk birinden biri olmadıysa hep bir şekilde düzlüğe çıkmayı başardım. Müzik yapmaktan hiç vazgeçmedim, umutsuz olduğum dönemler oldu ama kafamı duvarlara hiç vurmadım yaptığım hiçbir iş için pişmanlık duymadım.
Hiç kimse yılın 365 günü zirvede olacak diye bir şey yok. Zaten varsa ortada bir sorun var demektir. Hepimiz insanız ve kusurlarımız var, bir gün yaptığımız ertesi gün aynı olamayabilir ya da bugün sevdiğini, yarın sevmeyebilirsin. Bazen bilerek ortadan kaybolduğum da, öyle gerektiği için ya da iyi hissetmediğim biraz uzaklaşmak istediğim içindi. Çok şükür beş parasız kalmadım ya bir reklam ya seslendirme ya oyunculuk birinden biri olmadıysa hep bir şekilde düzlüğe çıkmayı başardım. Müzik yapmaktan hiç vazgeçmedim, umutsuz olduğum dönemler oldu ama kafamı duvarlara hiç vurmadım yaptığım hiçbir iş için pişmanlık duymadım.
9. Birçok dizide rol aldın. Ama hiçbir zaman birini ön plana çıkartıp diğerini arka plana atmadın. Müzik ve oyunculuğu dengelediğini düşünüyorum, bilmiyorum benimle aynı fikirde misin? Zor olmadı mı ikisine de dengeli davranmak?
Her ne kadar dizilerde rol aldıysam da şarkıcılık kimliğim hep daha ön planda oldu aslında bana kalırsa. Tiyatro da müzikal de yaptığım dönemlerde şarkıcı kimliğim hep bir adım öndeydi. Dengeledim mi, bu yüzden çok objektif olamıyorum bu soruya. Çok zor olmuyor, konserler çakıştığında yorucu oluyor sadece, tiyatro zaten gönül işi, vefalı olmak zorundayız, sevmek zorundayız, yoksa yapamazsınız. İkisine de aynı sevgiyi ve saygıyı gösterdiğime inanıyorum.
Her ne kadar dizilerde rol aldıysam da şarkıcılık kimliğim hep daha ön planda oldu aslında bana kalırsa. Tiyatro da müzikal de yaptığım dönemlerde şarkıcı kimliğim hep bir adım öndeydi. Dengeledim mi, bu yüzden çok objektif olamıyorum bu soruya. Çok zor olmuyor, konserler çakıştığında yorucu oluyor sadece, tiyatro zaten gönül işi, vefalı olmak zorundayız, sevmek zorundayız, yoksa yapamazsınız. İkisine de aynı sevgiyi ve saygıyı gösterdiğime inanıyorum.
10. Yıllar önce bir röportaj da sorulmuş, proje albümler hakkında sana :) Kader işte, şimdi ''Yara'' albümüyle bizlerlesin. O dönem bu konuyla ilgili ''En zor şey sevilen bir şarkıcının kült olmuş eserlerini yorumlamak. Bu ciddi bir iş ve her şarkı size gitmeyebilir. Bu kendinize olduğu kadar cover yaptığınız sanatçıya da çok büyük edepsizliktir'' demişsin. Öz eleştiri yapacak olursan, zor olarak nitelendirdiğin işi başardın mı? Edepsizlik yaptığını düşünüyor musun?
Tabi ki çok zor, benim de şarkılarımı biri söylese ben de ister istemez eleştirimi yaparım. Güzel söylediyse kalkar tebrik ederim. Kötüyse herhangi kötü bir laf edemem, onu yapacak bir insan değilim. Az önce de söylediğim gibi cover seslendirmek o şarkıyı yepyeni bir forma sokmak demek. Aynısını yapacaksan yapmanın bir manası yok. Ben kendimce edepsizlik yaptığımı düşünmüyorum, bir çok eser sahibinden de çok samimi ve olumlu yorumlar alıyorum. Başta Ümit Besen olmak üzere, bu işte duayen sayılan isimlerin gözlerindeki o ışığı ve heyecanı görmek, doğru bir şey yaptığım konusunda haklı düşündürüyor.
Tabi ki çok zor, benim de şarkılarımı biri söylese ben de ister istemez eleştirimi yaparım. Güzel söylediyse kalkar tebrik ederim. Kötüyse herhangi kötü bir laf edemem, onu yapacak bir insan değilim. Az önce de söylediğim gibi cover seslendirmek o şarkıyı yepyeni bir forma sokmak demek. Aynısını yapacaksan yapmanın bir manası yok. Ben kendimce edepsizlik yaptığımı düşünmüyorum, bir çok eser sahibinden de çok samimi ve olumlu yorumlar alıyorum. Başta Ümit Besen olmak üzere, bu işte duayen sayılan isimlerin gözlerindeki o ışığı ve heyecanı görmek, doğru bir şey yaptığım konusunda haklı düşündürüyor.
11. Pek kategorize etmeyi sevmiyorum şarkıcıları. Ama Pamela'nın tarzı ne, hangi kategori de, rakipleri kim? Bunları sormak istiyorum. Hangi kitle seni dinliyor? Nasıl bir tarz müziğe hizmet ediyorsun?
Ben hiç kategorize etmem edemem de, her albümümde o dönemin hissettirdikleri başka hisler olacağı için pop dediğin kavram kırmızı ise bir sonraki yıl sarı olabiliyor. Bir müziğin içinde kendi alt dallarında pek çok türlere rastlayabilirsin ve aslında başarılı olan da böyle çalışmalar. Yoksa (bu rock, bu arabesk) 'Sen bunun içine o sözü ya da enstrümanı nasıl koyarsın' konularından pek hoşlanmıyorum. Ne çaldığın ya da ne söylediğin değil nasıl çaldığın ve nasıl söylediğin önemlidir. Rakipler demek çok yanlış olur çünkü yarışmıyoruz, kimsenin yerine geçmek kimseyi geçmek gibi bir derdim yok. Kimsenin de benle olmasın n'olur. Beni çok farklı insanlar dinleyebiliyor, ben bile her gün buna şaşırmaya devam ediyorum. Ama hoşuma da gidiyor, ne güzel ki akla gelmeyecek insanlara bile gidip, kapılarını çala bilmişim. Hizmet ettiğim bir müzik tarzı yok, jazz da olur, arabesk de, rock da olur pop da, severek ve inanarak söylediğim her tarzın hakkından gelirim :)
Ben hiç kategorize etmem edemem de, her albümümde o dönemin hissettirdikleri başka hisler olacağı için pop dediğin kavram kırmızı ise bir sonraki yıl sarı olabiliyor. Bir müziğin içinde kendi alt dallarında pek çok türlere rastlayabilirsin ve aslında başarılı olan da böyle çalışmalar. Yoksa (bu rock, bu arabesk) 'Sen bunun içine o sözü ya da enstrümanı nasıl koyarsın' konularından pek hoşlanmıyorum. Ne çaldığın ya da ne söylediğin değil nasıl çaldığın ve nasıl söylediğin önemlidir. Rakipler demek çok yanlış olur çünkü yarışmıyoruz, kimsenin yerine geçmek kimseyi geçmek gibi bir derdim yok. Kimsenin de benle olmasın n'olur. Beni çok farklı insanlar dinleyebiliyor, ben bile her gün buna şaşırmaya devam ediyorum. Ama hoşuma da gidiyor, ne güzel ki akla gelmeyecek insanlara bile gidip, kapılarını çala bilmişim. Hizmet ettiğim bir müzik tarzı yok, jazz da olur, arabesk de, rock da olur pop da, severek ve inanarak söylediğim her tarzın hakkından gelirim :)
12. Hiç yurtdışına açılmakla ilgili bir serzenişin var mı? Yabancı bir proje yapmak, Lady Gaga, Madonna, Rihanna gibi isimlerle yarışmak hiç hayallerin arasında yer aldı mı? Bu konuda çalışmalar yapanları yeterli buluyor musun?
Bazen korkunç serzenişlerde bulunuyorum bazen de hiç önemsemiyorum :) O nasıl iş diyeceksiniz, neden bu dengesizlik :) Elbette ki isterdim. Maalesef o ülkede yaşamayıp, oradaki PR şirketleri ve ajanslarla çalışmıyorsanız böyle bir şeyin mümkünatı yok. Tüm dünyaya açılmayı çok isterim vakit geçiyor mu ya da ben bununla ilgili herhangi bir girişimde bulunuyor muyum, hayır. Bu konuda girişimde bulunan çok insan tanımıyorum, Tarkan denemişti ama maalesef etkili olamadı, başka da benim bildiğim yok. Yine tekrarlıyorum burada yaşayarak olmuyor zaten olamaz da, kalkıp o ülkeye gidip o şekilde yaşayarak, kendini bir tarzın içine sokarak gerçekleştirirse olur yoksa maalesef zor.
Bazen korkunç serzenişlerde bulunuyorum bazen de hiç önemsemiyorum :) O nasıl iş diyeceksiniz, neden bu dengesizlik :) Elbette ki isterdim. Maalesef o ülkede yaşamayıp, oradaki PR şirketleri ve ajanslarla çalışmıyorsanız böyle bir şeyin mümkünatı yok. Tüm dünyaya açılmayı çok isterim vakit geçiyor mu ya da ben bununla ilgili herhangi bir girişimde bulunuyor muyum, hayır. Bu konuda girişimde bulunan çok insan tanımıyorum, Tarkan denemişti ama maalesef etkili olamadı, başka da benim bildiğim yok. Yine tekrarlıyorum burada yaşayarak olmuyor zaten olamaz da, kalkıp o ülkeye gidip o şekilde yaşayarak, kendini bir tarzın içine sokarak gerçekleştirirse olur yoksa maalesef zor.
13. Çok teşekkürler, bu güzel sohbet için. Son olarak ''Yara'' albümünden hangi şarkılara klipler gelecek? Bizi neler bekliyor?
Ben teşekkür ediyorum böyle güzel ve anlamlı sorular sorduğunuz için. Beni onore ettiniz. Gerçekten çok keyif aldım. Herkesin başka favorisi var benim de çok var, elimizde olsa hepsine çekeriz derim de :) En çok diğer şarkılardan tabi ki 'Ağla Halime' 'Kaç Kadeh Kırıldı' 'Sarhoş' 'Konuşsana Bir Tanem' istek alıyor. 'Sözüm Ona Sevdim' i çok seven bir kitle var, var da var yani :) Bakalım neler gelecek, göreceğiz beraber işte... Minik öpücükler herkese :)
Ben teşekkür ediyorum böyle güzel ve anlamlı sorular sorduğunuz için. Beni onore ettiniz. Gerçekten çok keyif aldım. Herkesin başka favorisi var benim de çok var, elimizde olsa hepsine çekeriz derim de :) En çok diğer şarkılardan tabi ki 'Ağla Halime' 'Kaç Kadeh Kırıldı' 'Sarhoş' 'Konuşsana Bir Tanem' istek alıyor. 'Sözüm Ona Sevdim' i çok seven bir kitle var, var da var yani :) Bakalım neler gelecek, göreceğiz beraber işte... Minik öpücükler herkese :)
Yorumlar
Yorum Gönder